Yanlış Soru Düşünmeyi Engeller mi?

soru sormak1Soru sorma düşünmeyi ateşleyen bir yöntem olarak kabul edilir. Çünkü düşünme bir konu üzerinde sorular sorulmaya başlandığı andan itibaren oluşmaya başlar. İyi bir eğitimci, öğrenciyi düşünmeye sevk edecek uyarıcı sorular sormak zorundadır. Yani soracağı sorular düşünmeyi ateşleyici nitelikte olmalıdır. Yüzeysel sorular, yüzeysel anlamaya ve yüzeysel cevaplar vermeye yol açar. Bu durum öğrencinin düşünmesini engeller.

Örneğin, “1. Dünya Savaşı kimler arasında oldu ve bu savaşı kim kazandı?” sorusu, yüzeysel bir sorudur ve ezber bir bilgidir. Öğrenci bu bilgiye sahipse cevap verir yoksa veremez. Bu soru öğrenciyi düşünmeye sevk etmez.
Ama onun yerine;
“Eğer Osmanlı Devleti 1. Dünya Savaşı’nı kazansaydı ne olurdu?” sorusu, daha kaliteli ve düşünceye sevk eden, araştırmaya yönlendiren ve öğrenmeyi gerçekleştiren bir soru olurdu.

Kazanmamız gereken becerilerden biri öğrencilere problem çözmeyi değil, problem çözme sürecini öğretmektir. Bu da balığı yakalayıp temizleyip vermek değil, nasıl tutulacağını öğretmek olmalıdır.

soru sormak2Bir problem çözme sürecinde öğrenciler, mevcut bilgiyi değerlendirir ve başka bilgiye ihtiyaç olup olmadığını belirler. Bu bilgiler ışığında çözüm yolları üretir. Bulduğu yol çözüme götürmüyorsa derhal başka bir yol deneyerek sonuca ulaşmaya çalışır. Amaç; bir problem çözmekten çok problem çözme sürecini anlamaktır. Bir problemi çözmeyi öğrenmek sadece o probleme benzeyen diğer problemleri de çözebilmemizi sağlar. Düşünce becerilerini kullanarak problem çözmek, çözüme ulaştıran süreci öğrenmektir. Bu sistemi öğrenen bir öğrenci farklı türdeki problemleri de çözebilecek seviyeye gelir. Öğrencinin bu süreci öğrenmesi kendisine doğru sorular sorulması ve farklı bakış açılarının kazandırılmasıyla gerçekleşir.

soru sormak3Soru sorma becerisi kazanmanın insan hayatındaki önemini şu örnekle daha iyi anlayabiliriz; Nobel ödülü alan büyük düşünürün etrafında birçok medya mensubu vardır. Hepsi ayrı ayrı sorular sorarlar, ancak son sorunun cevabını herkes büyük bir merakla bekler. “Çok önemli bir ödül kazandınız, bunu neye borçlusunuz?” der bir medya mensubu, düşünür “Anneme borçluyum” diye cevap verir. “Sizin anneniz diğer annelerden farklı olarak ne yapıyordu?” diye sorulduğunda ise onlara şu cevabı verir. “İlkokula giderken arkadaşlarımın anneleri okul dönüşü arkadaşlarıma bugün öğretmen ne sordu diye soruyorlardı. Benim anneminse beni başarıya ulaştıran sorusu şuydu; “Bugün öğretmenine ne sordun?”

question mark with speech bubles, vector on the abstract background

Öğrencilerin düşünce becerilerini geliştirmek için onlarla çeşitli düşünme alıştırmaları yapılmalıdır. Düşünce becerilerini müfredata uygun bir şekilde yapmak için, ders konularının içeriği ve sunumu, ilgili konudaki düşünme becerilerini kazandırarak düzenlenmesi sonucunda mümkün olacaktır.

Örneğin; meyvelerin özelliklerinin anlatıldığı derste öğretmen şöyle bir soru sorar; “Elma, muz, çilek, kalem… Bunlardan hangisi diğerlerinden farklıdır?” Çocukların hepsi kalem diye cevap verirler. Çünkü kalem meyve değildir. Ama içlerinden sıra dışı düşünen bir çocuk şöyle söyler, “Çilektir öğretmenim çünkü diğer üçünün de kabuğu vardır ve üçü de soyulur. Kalem kalemtıraş ile soyulur, muz elle, elma da bıçakla. Ayrıca muz bazen yeşil bazen sarı olur, elma bazen kırmızı bazen yeşil olur, kalem her renk olabilir, çilek ise her zaman kırmızı renktedir.”

Bunlara bağlı olarak, soru sormanın önemi, hayatımızdaki yeri, geleceğimizde yaratacağı fark yadsınamaz bir gerçektir. Çocuklarımıza doğru soru örneklerini sunabileceğimiz, doğru sorulara yönlendirebileceğimiz güzel günlere…

Fatma PEKTAŞ SELAMİ
Sınıf Öğretmeni

KALEV İlkokulu

Kaynakça
http://www.sayginsaygin.com/soru-sormak-ve-dusunmek.aspx
7 Düşünce Becerisi – Oğuz Saygın

Share